Her derde deva şifa deposu: Balık çorbası
Her derde deva şifa deposu: “Balık çorbası”
DÜZCE – Özellikle kış aylarında tüketilen ve “şifa deposu” olarak bilinen balık çorbasının yapılışını ustası anlattı. Balıkçı Tuncay Kılıç, “Tadının değişmemesi için köpüğü alınmalı” dedi.
Lezzetiyle olduğu kadar yüksek besin değeriyle de öne çıkan balık çorbası, özellikle kış aylarında balıkseverlerin vazgeçilmezlerinden oluyor. Düzceli balıkçı Tuncay Kılıç, lezzetiyle öne çıkan balık çorbasının püf noktalarını anlattı. Balık çorbasının zahmetli olduğunu söyleyen Kılıç, “Balık çorbasını yapmak emek ister. Normal çorbalar gibi değil. Orijinal tarifinde, iskorpit veya kırlangıç balığından yapılır. Fakat bölge itibariyle şu anda yayın balığından yapıyorum. Sevilir ve bilinir. Bölge bölge değişiyor. Tereyağsız olmuyor. Soğan, havuç, sarımsağımız ve kerevizimiz olmazsa olmaz. Genelde yapanlar kereviz olmadan yapıyor. Ama kereviz olmadan balık çorbası olmaz. Balığımızı daha önceden haşladık. Temizleyip ayıkladık ve haşladığımız suyu kullandık. Hepsini yaptıktan sonra pişerken üzerinde oluşan köpükleri almamız gerekiyor. Normal et yemeklerinde olduğu gibi balık çorbasının da tadının değişmemesi için köpüğü alınmalı. En son piştikten sonra dere otu, maydanoz koyulur. Ağzını kapatıp 5 dakika beklenilmesinin ardından servise hazır olur. Balık denilince ilaç yok gübre yok doğal oluyor. Kış günleri özellikle içilmesi lazım. Her derde deva şifa deposu diyebiliriz” ifadelerini kullandı.